Lider Haber Ajansı/TURGUT KAYA 

Türk Eğitim-Sen Kars Şubesi Teşkilat Toplantısında konuşan Şube Başkanı Ozan Ağadedeoğlu, “Türk Eğitim Sen kurulduğu 1992 yılından bu yana sendikacılığın amiral gemisi olarak yoluna devam etmektedir. Nitelikli sendikacılın markası haline gelmiş olan sendikamız özellikle son bir yıldır nicelik olarak ta adeta vites artırarak yetkiye koşmaktadır.

Kıymetli hazirun, bildiğiniz gibi şubemiz geçtiğimiz kasım ayında bir seçim süreci yaşadı. Seçim sonuç olarak istediğimiz gibi olsa da süreç istediğimiz gibi yürümedi. Seçim kazanmak uğruna ailemize yakışmayan tavırlar gördük. Seçime sendika dışından müdahale talep edenlere ve kazanmak için her yol mübahtır deyip hile yapanlara şahit olduk.  Sonuç olarak tüm demokratik seçimlerde olduğu gibi kapalı oy açık tasnif usulü ile gerçekleşen sendikamız seçimlerinde, sendikamızın kıymetli üyeleri ve delegelerinin takdir ve teveccühü ile kazanan ve kaybedenler oldu. Bu doğal süreçte olması gerekendir. Kazananlar yoluna devam ediyor. Köy köy, okul okul çalışmalarını son hızla sürdürüyor. Çünkü bu kutsal mücadele bize ayrıca bir sorumluluk ve kutsal bir vazife yüklemiştir. Görevimiz ise önceki yönetici ve büyüklerimizden emanet aldığımız bu bayrağı, bu davayı, bu mücadeleyi bir adım daha ileri, bir adım daha yukarı ve nihayet en ileri en yukarı yani zirveye taşımaktır.

Saygıdeğer hazirun bir sendikaya üye olmak ta, ayrılmakta herkese kanunun tanımış olduğu bir haktır. Ve hoşuna gitsin gitmesi herkes bu iradelere saygı duymak zorundadır. Ancak son günlerde kendini dev aynasında gören bazı şerli çevrelerin ve kirli zihinlerin küçük hesaplar peşinde koştuklarını görmekteyiz. Bu hesapla sendikamız üyeleri arasında fitne tohumları saçmak isteyenlerin yolunu ayırdıklarına ve başka üyelerimizi de istifa ettirmek için devletin hizmet birimlerini, makam odasını ikna odaları gibi kullandıklarını duymaktayız. Bu kişiler kasıtlı olarak yüksek rakamlı istifa sayılarını dillendirmektedirler. Bu sayılar tamamen asparagastır. Bize bununla ilgili ne bir belge ne de bilgi gelmemiştir. Hatta biz bu sayılarla ilgili olarak il milli eğitim müdürlüğümüzden talepte bulunduk.

Tekrar söylüyorum sendika üyeliği veya sendika üyeliğinden ayrılmak her meslektaşımızın en doğal ve en demokratik hakkıdır. Ancak seçim kaybetmenin acısıyla ve şubemizin yetkiye giden yolunda engel olmak için insanları bu yola çağıranlara son sözümüz şudur: Rüzgarlar cılız ateşleri söndürür, büyük ateşleri kuvvetlendirir. Ve Türk Eğitim-Sen’de bir volkandır.

Bu güzel akşamda birlik ve beraberliğimize güç veren yöneticilerimize ve tüm misafirlerimize yeniden hoş geldiniz diyor, hepinizi saygıyla ve muhabbetle selamlıyorum,” dedi.

BAYRAM, TÜRK EĞİTİM SEN BİR GÖNÜL İŞİ GÖNÜL NEFERLİĞİDİR

Genel Başkan yardımcısı Erhan Bayram ise, “Şube başkanımız Ozan Ağadedeoğlu’na bu güzel birliktelik için teşekkür ediyorum. Önceki şube başkanlarımız da aramızdalar kendilerine şükranlarımı sunuyorum. Bu bayrak yarışında nesilden nesile devredilen kutlu mücadelenin neferlerini böyle bir arada ve böylesine kenetlenmiş olarak görmenin mutluluğu inanın ki tarif edilemez. Bugün tüm ilçelerimizi gezdik ve şunu da müşahede ettik: sanki sendika ziyareti değil de kardeş misafirliği gibi sıcacık karşılandık. Bu dostluk ve kardeşlik iklimi inan ki kalplerimizi sıcacık sardı. Hep diyoruz Türk Eğitim Sen sendikacılıktan öte ve sendikacılıktan önce bir gönül işi gönül neferliğidir,” ifadelerini kullandı.

DOLGUN, DİK DURACAĞIZ, DOĞRU YÜRÜYECEĞİZ

Genel Başkan yardımcısı Selahattin Dolgun’un yaptığı konuşma ise şöyle, “30 yılı aşkın süredir sönmeyen aşk ve gayretle yolumuza devam ediyoruz. Her günü her saati emekle, gayretle dolu 30 yılın sonunda buralara geldik. Sesimize ses verdiniz, Gücümüze güç kattınız. İnşallah daha da ileri ve daha da yükseğe bu davayı taşıyacağız. Türk Eğitim-Sen Kars Şubesi dosta güven düşmana korku verecek çalışmalara imza atmaktadır. Biz genel merkez olarak Kars Şubemizin çalışmalarını gururla takip etmekteyiz. Tabi bu süreçte toz misali yele tutulanlar oldu ve savruldu. Ancak sizler köklü kayalar gibi dimdik durdunuz ve bu gücü sizlerin asaletli duruşundan alıyoruz.
Ekmek kavgamız, Türkiye sevdamızdır. Benim ilkem önce ülkemdir. Hepimizin mayası ve varlığımızın anlamı olan şiar, ülke sevdamızdır. Türkiye’nin hem bugününe hem yarınına yön vereceğiz. Bugün itibariyle 250 bin barajını aşmış bulunmaktayız. Hem dün hem bugün çeşitli odakların hedefi olsak da bu bizi daha da güçlendirdi. Biz her daim küllerimizden yeniden doğmayı bildik. Bitti denilen yerde her daim yeniden yeşerdik. Çünkü biz biriz, beraberiz, bütünüz. Bu birlik ve kenetlenme ruhu bize her zaman can suyu olmuş ve daha ileriye taşımıştır.
Biz Türk Eğitim Senliyiz. Dik duracağız, doğru yürüyeceğiz. Hak yolu dosdoğrudur. Dosdoğru olacağız. Eğirler kendine başka yol bulmuş, başka yol çizmişler. Onlar da eğri yollarda yönlerini bulacaklar ancak menzillerini yitireceklerdir. Seçim kaybedenler kendilerine başka kapı arayışına girmişler. O kapılarda kulp olmak onlara yakışır. Biz hakkın ve hakikatin kapısındayız. Ve bu kapının bekçileri olacağız. Son güne, son saate ve son nefese kadar gayret edeceğiz, koşacağız koşturacağız ve mutlaka ama mutlaka başaracağız, başaracağız, başaracağız.
Bugün piyasaya bakınız. En temel ihtiyaç ürünlerinde bile yüzde 300, yüzde 500 zamlar görüyoruz. Yüzde 3 yüzde 5 maaş zamları ile çocuk mu avutuyorlar. Enflasyon farkı zam değildir kaldı ki en manipüle edilmiş TÜİK rakamlarına göre bile enflasyona yetişemiyoruz.

Yetkili sendika maalesef bizi hakkıyla ve gerektiği gibi temsil edemiyor. Birçok talebin yerini yeller aldı ve yetkili sendika bizim kazancımızı yele savurdu. Bizim taleplerimiz ek zam, refah payı ve enflasyon farkının aylık bazda maaşlara yansıtılmasıdır. Bayram ikramiyeleri bizi de kapsasın istiyoruz.

Öğretmenlik meslek kanunu için yıllarca emek verdik. Öğretmenlik meslek kanunu olmazsa olmazımızdır, kırmızı çizgimizdir. Öğretmenlik meslek kanuna öğretmenler, bilim çalışanları ve eğitim çalışanları adına kapsayıcı boyutta katkılarımızı ve taleplerimizi sürdürüyoruz. Çünkü öğretmenin güvencesi yasal zemindir, kanundur. İçi boş çıkan meslek kanunu kabul etmiyoruz. Adeta dağ fare doğurmuştur. Böyle meslek kanunu mu olur? Bu kanun öğretmenlerin özlük haklarını ve sosyal haklarını kapsayıcı ve geliştirici içeriklerle zenginleştirilmelidir.
En temelde 3 nokta var. Adaylık sınavının kaldırılması, 3600 ek gösterge ve uzman öğretmenlik, başöğretmenlik durumu. Bu düzenleme ise tamamen yetersizdir. Kariyer basamakları sınavla değil tecrübe ve liyakatle olmalıdır. Uzman ve başöğretmenlik için sonuna kadar mücadele edeceğiz. Öğretmen meslek kanunu önemli başlangıç, kıymetli bir adımdır ancak kusurlu ve eksiktir. Tamamlanacaktır.

Zorunlu hizmet tazminatı haktır. Sizin ve bizim hakkımızdır. Bununla ilgili önceki bakanımızdan sözünü de almıştık. Şimdi bakıyoruz meslek kanununda bu konuya dair bir satır bile yer verilmemiştir. Bunun peşindeyiz ve sonuna kadar takipçisi olacağız. Üniversite çalışanlarımız ve bilim insanlarımız için özlük ve sosyal haklarının sonuna kadar takipçisiyiz. İvedi şekilde özlük hakları iyileştirilmeli ve geliştirilmelidir,” dedi.