Koronavirüsle mücadele kapsamında bayramın ilk gününden son gününe kadar, 24-25-26 Mayıs tarihlerinde 81 ilin tamamında sokağa çıkma yasağı uygulanacak, Türkiye bayram sonuna kadar evde kalacak.
Dolayısıyla tüm Türkiye bu dönemde sanal ortamda ve iletişim araçlarını kullanarak bayramlaşacak. Peki, sağlıklı bir bayramlaşma nasıl gerçekleştirilir? Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi ve Dijital İletişim Araştırmacısı Doç. Dr. Ali Murat Kırık açıkladı.
Pandemi nedeniyle internet kullanım süresi arttı!
Koronavirüs pandemisi döneminde internet kullanım süresinin her geçen gün arttığını ifade eden Doç. Dr. Ali Murat Kırık; “Özellikle koronavirüs pandemisi döneminde dijital iletişime olan ilgi giderek artmış, telekonferans uygulamaları, görüntülü konuşma aplikasyonları ve sosyal medya aracılığıyla gerçekleştirilen canlı yayınlara olan ilgi artmıştı. Bundan önceki bayramların çok daha ötesinde yoğun internet ve sosyal medya kullanımının yaşanacağı, tüm kutlamaların sanal ortamdan gerçekleşeceği bir bayram bizi bekliyor. Koronavirüs nedeniyle sosyal izolasyonun yaşanması ve insanların evde kalması akıllı telefonların, bilgisayarların, tabletlerin yoğun kullanımına sahne olmuş, internet kullanım süresi ortalama 7 saat 29 dakikadan 10 saate kadar çıkmıştır. Geçmişte telefonla, mektupla ve diğer geleneksel iletişim araçları aracılığıyla sağlanan tebriklerin ve görüşmelerin yoğunlukla sosyal medyadan gerçekleşeceği ortadadır. Sanal tebriklerin, mesajların, WhatsApp mesajlarının toplu olarak gönderilmesi her bayramda karşılaşılan bir durumdur. Ancak özellikle gönderilen toplu mesajlar bayramların manevi dokusunu zedelemekte ve soğuk bir iletişim gerçekleşmesine sebep olmaktadır.” ifadelerini kullandı.
Bayramda siber dolandırıcılara dikkat!
Sembollerle, simgelerle, emojilerle, resimli mesajlarla bayramlaşılması sanal dünyanın baskın bir hal almasına zemin oluşturduğunu dile getiren Doç. Dr. Kırık, “Sanal ortam bireyleri reel hayattan kopararak asosyal bir boyuta taşımaktadır. Bununla birlikte dijital bağımlılık riski de her geçen gün artmaktadır. E-hastalıkların teknolojiyle beraber yaygınlaşması psikolojik sorunların ve kişilik bozukluklarının çıkmasına neden olmaktadır. Telefonsuz kalma korkusu ya da cep telefonu yoluyla iletişimden kopmaktan korkma olarak ifade edilen nomofobi kişileri bekleyen en büyük tehlike durumuna gelmiştir. Sosyal izolasyon sokağa çıkma yasaklamasının olacağı bu dönemde telefonla sesli bir şekilde bayram tebriklerinin gerçekleştirilmesi imkan olursa da görüntülü bir şekilde sevdiklerimizin aranması daha sağlıklı olacaktır. Ancak görüntülü arama uygulamalarının ilgi göreceğini bilen siber korsanlar ve sanal dolandırıcılara da bu dönemde dikkat etmek gerekmektedir. Özellikle bu uygulamaların güvenlik açıkları ve verilen erişim izinleri izinsiz bir şekilde rehbere, fotoğraf ve video galerine erişim sağlayabilmekte kişisel verilerin çalınmasına sebep olabilmektedir. Ayrıca uygulamaların gelişigüzel bir şekilde uygulama dükkânları dışından indirilmesi de oltama saldırılarına zemin hazırlamaktadır. Özellikle bayram mesajı kisvesi altında gelen linklere tıklanmamalı, dolandırıcıların oluşturduğu yardım kampanyası iletilerindeki linklere tıklanmamalıdır.” uyarılarında bulundu.
Bayramda iletişim araçlarını etkin kullanalım!
Sosyal medya ve internet teknolojisi toplumu hazırcılığa, kopyala-yapıştır kültürüne alıştırdığını belirten dijital iletişim araştırmacısı Kırık; “Hazır mesajların gönderilmesi karşı tarafın kendini değersiz hissetmesine, hatta zaman zaman iletişim sorunlarına neden olabilmektedir. En sağlıklı iletişim yolu kişiyi değerli kılacak özel mesajların hazırlanması ve isimle hitap edilmesidir. Sosyal medyada yapılan paylaşımlarda da mahremiyet olgusuna dikkat edilmeli, kişileri duygusal olarak üzüntüye sokacak iletiler paylaşılmamalıdır. Sevdiklerimizi bayramda hatırlamak, onların kıymetini bilmek, hal hatır sormak çok önemlidir. Yüz yüze iletişim kuramayacağız için dijital iletişim kanallarına bu bayram sıkça başvurulacaktır. İnsanların en büyük zenginliği dostları, arkadaşları ve sosyal çevresidir. Bu noktada dijital iletişim araçları mesafeleri kısaltmakta ve kişilerin sanal ortamda birbirlerini görmesini sağlamaktadır. Bayram paylaşımlarında kurulacak her cümleye, paylaşılacak her iletiye dikkat edilmeli, benmerkezci yapıdan uzak durulmalıdır. Ayrıca evlerde olunacak bu dönemde akıllı telefon orucu tutularak dijital detoks uygulanmalıdır. Aile fertleriyle ev ortamında yapılacak aktiviteler de bayramın verimli ve keyifli geçmesini sağlayacaktır.” tavsiyesinde bulundu.