Virüse yakalandığı süreçte ateşinin yükselmediğini söyleyen Altıntaş, hastalığı yenmek için moralin yüksek tutulması gerektiğini vurguladı.
Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesinde görev yapan Asistan Doktor Merve Altıntaş, boğaz ağrısı, halsizlik ve üşüme-titreme şikayetiyle test yaptırıp tomografi çektirdi. Covis-19 testi sonucu pozitif çıkan Dr. Altıntaş, çalıştığı hastanede tedavi altına alındı. 5 günlük hastane tedavisinin altından 14 günlük karantinayı evde tamamlayan Altıntaş, sağlığına kavuşarak mesleğine geri döndü.
Covis-19 teşhisi aldığı süreci anlatan Altıntaş, virüsün Türkiye'ye geldiğinden bir hafta sonra hastalığa yakalandığını belirterek, “Boğaz ağrısı oldu ilk etapta, halsizliğim oldu, üşüme titreme oldu. Ateş yüksekliğimi ben fark etmedim, olmadı. Daha sonra hastanede tanı alıp tedavi aldığım süre boyunca da ateş yüksekliği yaşamadım. Ben bu semptomları fark ettiğimde şüphelendim. Zaten halihazırda şüpheli bir serviste çalışıyordum. Ekip arkadaşlarıma bunu bildirdim ve hemen gelip eşimle birlikte sürüntü vermemiz gerektiğini söylediler” diye konuştu.
İlk test sonuçlarında kendisinin pozitif ve eşinin negatif çıktığını söyleyen Altıntaş, eşinin de ikinci testinin pozitif çıktığını belirtti. Eşinde sadece koku kaybı belirtisinin görüldüğünü aktaran Altıntaş, eşinin evde karantinaya alındığını ve kendisinin akciğer tomografisi çekilerek tedavi için hastaneye yatırıldığını anlattı. Tedavi sürecinden bahseden Altıntaş, tomografi sonucunu görene kadar endişe ettiğini belirterek, “Ben yaklaşık 7 aydır evliyim ve evden çıkarken tekrar evimi göremeyeceğimi düşünmüştüm. Psikolojik olarak çok kötü gerçekten. Tomografi sonucu ve tetkiklerim tamamlandıktan sonra kendimin iyi olduğuna ikna oldum ve atlatacağıma inandım. Ondan sonra moral bozukluğu da direncimi düşürdüğü için kendimi hep yüksek tutmaya çalıştım. Orada olduğum süreç boyunca da antibiyotik tedavisi, klorokin tedavisi verildi. 5 gün boyunca dörtlü bir ilaç tedavisi aldım. 5 gün sonunda da ev karantinasına geçtim. Bu süreçte de belirli aralıklarla gelip sürüntü örneği verdik eşimle, ikimiz de negatifleşene kadar takipten çıkmadık” şeklinde konuştu.
O süreçte çektiği boğaz ağrısının çok şiddetli olduğunu kaydeden Altıntaş, belirtilerin 2-3 içinde şiddetlendiğini söyledi. Bu süreçte Covid servisinde çalışacağını öğrendiği andan itibaren aile büyükleri ile iletişimlerini kestiklerinin altını çizen Altıntaş, sosyal mesafe ve temassızlığın önemine işaret ederek, “Kayınvalidemin kronik rahatsızlıkları var, bu yüzden onları riske atamazdık. Kimseyle görüşmedik ve sürekli maske kullandık. Etrafımızdaki herkes negatif çıktı. Sadece eşim ve ben pozitif olarak bu süreci atlattık. Önemli olan etrafımızdaki insanlara bulaştırmamak. Bakanımızın belirttiği 14 kurala uymak çok önemli. Temas etmemeye çalışmalıyız. Biz başkasını hasta edebilir ve onun ölümüne sebep olabiliriz. Bu kuralları gevşettiğimiz anda birçok insanı riske atıyoruz” dedi.
Bu sürecin iş birliği içinde atlatılacağına işaret eden Altıntaş, bu süreçte eşiyle birlikte plazma vermeye karar verdiklerini aktararak, “Eşim plazma başvurusunda bulundu, ben de semptomlarım tamamen geçtikten sonra plazma başvurusunda bulunacağım” ifadelerini kullandı.