Kapısını çaldıkları yetkilerden bir ses çıkmadığını bu yüzden de mağdur olduklarını söyleyen sakinler, olası bir rüzgarda çatıdaki saçakların savrulmasıyla insanların zarar görebileceğini de belirterek önlem alınmasını istediler. Kendi imkanlarıyla yapacak güçleri olmadığını, ilgili firmanın da ilgilenmediğinden yakınan sakinler “Kıyamet fakirin başına kopuyor. Sorunumuza sahip çıkılmasını bekliyoruz” dediler. Yağmurlu havalarda da üst kattaki evlerin su altında kaldığını, duvarların da zarar gördüğünü ifade ederek bu sıkıntıları aylardır yaşadıklarını belirttiler.
BAŞBAKANLIK TOKİ YANINDAKİ YEŞİLKART TOKİ EVLERİNİN BİTMEK BİLMEYEN ÇATI SORUNU:
Yeşilkart TOKİ CYB 8 A blok sakinlerinden Gencay Kurban, “20 Nisan tarihinde apartmanımızın çatısı çıkan rüzgar dolayısıyla parçalandı. Bütün yetkililere, büyüklere bildirdik, bize durumun Bakanlığa resmi yazıyla bildirildiği söylenmesine ve geçen zamana rağmen yapılan bir şey yok, göremiyoruz. Durumu birbilerinin üzerlerine atarak zaman geçiriyorlar, sorunumuzu yaptıramıyoruz.” dedi.
Yağmur yağdığında da evlerin su sızdırdığını söyleyen Kurban, “Yağmur yağdığı zaman evlerimiz perişan bir hale geliyor, bütün apartman sakinleri bu durumdan huzursuz, evlerimiz suyun altında kalıyor. Bu duruma devlet büyüklerimizden Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Valilikten bir çözüm bulmalarını istiyoruz. Allah rızası için bize yardımcı olsunlar. Bütün apartman sakinleri şahittir bu duruma çok perişan haldeyiz, mağdur durumdayız, çözüm bulunması gerekiyor. Bize bu daireler 36 - 37 Bin TL karşılığında verildi, aylık 135 TL taksit ödüyoruz. Ödemelerimiz gecikmiyor, eğer geciktiği zaman hemen arkadan telefon açıyorlar. Rüzgarda hasar gören çatımızın onarımı için yetkililere telefon açıyoruz, onlarda geçiştirip duruyorlar, ama ödemeye geldiği zamanda hemen telefonlarımızı çeviriyorlar. Bu konuda herhangi bir icraatleri yok, bu duruma el atmalarını istiyoruz. Nisan ayının 20'sinden beri yaklaşık 4 - 4,5 aydır apartmanımızn çatısı parçalanmış, evlerimiz suyun altında. Rüzgarda hasar alıp parçalanan çatımız, yapılmadığı için günden güne hasarın miktarı da artıyor. Rüzgarın esmesiyle birlikte parça parça kağıt gibi aşağıya savruluyor. Daha önceden de uçtu yapıldı, ama yaptıranlar iyi ustalara verilmediği için yine aynı sorunla karşılaştık. Şimdi benim bulduğum ustalar var bunlara yaptıracağız, onlarda 10 bin TL karşılığında yapıyor. Onu da Sosyal yardımlaşma yetkilileri fiyat araştırmasına çıktıklarını belirterek geçiştiriyor. Bunun fiyat araştırması yapılacak bir durumu yok yani 10 yıl garantili olduğu için. Bütün kurumlara başvurmamıza rağmen herhangi bir netice alamadık. Artık son çaremiz devlet büyüklerimiz, inşallah onlar sesimizi duyup uçan çatımızı yaptırırlar.” diye konuştu.
Kurban ayrıca çatı katına çıktıklarında karşılaştıkları manzara karşısında, “Sonumuz ne olacak bizim, rüzgar çıktığı zaman bu alandaki herkes risk altında. park halinde olan araçlar var, yanıbaşımızda çocuk parkı var bunların hepsi risk altında. Dikkat edilmesi gereken bir ihmal var burada, yetkililere sesleniyoruz. Rica ediyoruz Allah rızası için adeta bizi buraya terk etmiş durumdalar. TOKİ’nin hali bu, çatımızın hali bu. Şuan gördüğünüz bu parçalanmış çatı rüzgar estiği zaman aşağıda oynayan çocukların üzerine düştüğü zaman bunun sorumlusu kim olacak? Bunun vebalini günahını kim çekecek? Yazık günah değil miyiz? Bizim suçumuz günahımız bu mudur?” diye dert yandı.
Apartman sakinlerinden Yüksel Mavzer de, “3. ayın 20'sinden beri çatı uçmuş vaziyette, kendileri en üst katta oturuyor hallerini görüyoruz. Yağmur yağdığı zaman evlerinin içerisine kovaları koyarak çözüm bulmaya çalışıyorlar, evlerinde huzurları kalmadı. Gece yağmur yağmaya başladığı zaman ev sakinlerinin hepsi bir köşeye kaçıyor, evin içerisine damlamayacak bir yer arıyorlar, ama imkansız gibi birşey. Bu çatının üçüncü defa uçuşu, yapılması için adamlar malzemeli olarak veriyorlar bu işi, malzemeli olarak işi alan kişi en yüksek fiyatı verip en kaliteli malzemeyi alıyor ama buraya getirdiği buraya kullandığı malzeme en adi malzeme. Ladin ağaç kullanıldı çatıda, bu ağaç güneş yedikten sonra hemen uçuyor rüzgarla birlikte. Apartmanın çatısının 3. defa uçuşu bu, geçen sene ve önceki senede uçtu. Rüzgar hafif veya şiddetli estiği zaman bizler evlerden korkumuzdan dışarı çıkamıyoruz. Ayrıca apartman sakinlerinin doğalgaz vanaları ve tesisatının koruyucu ile kapanmadığından dolayı tehlike ile her an karşı karşıya kalıyoruz.” dedi.
Mavzer “Kıyamet Fakirin Başına mı Kopuyor?” diyerek, “Biz buradan devlet büyüklerimize sesleniyoruz. Buraya sahip çıksınlar. Burası fakir yeri olduğu için mi kimse sahip çıkmıyor. Rüzgarın esmesiyle parçalanan çatıdan düşen parçalar nedeniyle park halinde olan araçlar var günde birisi zarar görüyor. Hadi arabaları malı boş verinde, aşağıda oyun oynayan çocuklarımız var yukarıdan kopan parçalardan birisi çocuklarımızın başına düştüğü zaman, bir çocuğa bir şey olduğu zaman bunun hesabını kim verecek? Geçen gün yine parçalar düştü aşağıya Allah’tan kimse yoktu aşağıda. Eğer olmuş olsalardı orada insanlar bugün belki de ölmüş olacaklardı. Her sene aynı sorun yaşanmaz. Kıyamet Fakirin Başına mı Kopuyor? Yani bize artık bir yardım eli uzansın.” serzenişinde bulundu.
kaynak:kha