Artvin'in Ardanuç ilçesinde kış aylarının sona ermesinin ardından besiciler için ilkbahar mevsiminin müjdecisi olarak görülen koyunların, kuzulama dönemi heyecanı yaşanıyor. Aylarca karla mücadele edip hayvanlarını bahara çıkartmış olmanın telaşını yaşayan besiciler, şimdilerde zamanlarının büyük bir kısmını sürülerinin kuzulama dönemine harcıyor.
Artvin'in Ardanuç ilçesine 5 kilometre mesafede bulunan Harmanlı köyünde yaşayanların büyük bir bölümü geçimini hayvancılıkla sağlıyor. Her yeni doğan yavruyla birlikte ağıllarda yükselen kuzu sesleri artarak tatlı bir melodiye dönüşüyor.
İlçenin önemli gelir kaynaklarından biri olan küçükbaş hayvancılıkla uğraşan besiciler, yeni doğan kuzuları yeme alışkanlığı kazanmadığı için farklı bir bölümde tutuluyor. Zorlu yaşam şartlarına rağmen bir taraftan sürülerini iyi beslemeye çalışan, diğer taraftan da yeni doğan kuzuları soğuk hava ve hastalıktan korumaya çalışan besiciler, günün iki öğününü de yeni doğan kuzuları anneleriyle buluşturup süt ihtiyaçlarını karşılıyor. Kapıların açılmasıyla annelerini sesinden tanıyan kuzular annelerine koşarak süt içiyor.
“Kuzular annelerini sesinden tanır”
Artvin ilinde koyunculuk yapan üretici sayının yüzde 40'ını Ardanuç ilçesi karşıladığını ifade eden Artvin İl Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı Azam Demirci, yaptığı açıklamada ”Besicilik yapan üreticilerimiz, yaylaya ulaşmak için, çeşitli yerlerde mera tutarak Haziran'ın ortalarında yaylaya ulaşırlar. Yayla sezonu Eylül gibi sona ermesinin ardından, yine aynı şekilde geri dönüş başlar ve Kasım gibi sürü içeri alınır. Bu süreçte içeri de besi yapılır ilk baharla sürü yeniden dışarı bırakılır. Bu sürede kuzulama dönemi başlar. Kuzuları dışarı bırakıldığı zaman, annesinin sesini tanıdığın için direk annesine gider. Anne de kuzusunu tanır ve yavrusunu bulur. Burada 1000 canlı sürü var, bini de annesini rahat bir şekilde bulur. Bu içgüdüsel bir şey. Nasıl bir insana isim verirseniz buda aynı, kuzu sesini çıkarttığı zaman annesi kuzusunu bulur” dedi.
Ardanuç Harmanlı köyü sakinlerinden 60 yaşındaki besici Şaban Beşli, ise yaptığı açıklamada “Gözümü açtım açalı bu işi yapıyorum. Bu işin zevkli ve zor tarafları var. Sevmezsen bu işi yapamazsın. Bu iş bizim kemiğimize kaynamış, bu işten vaz geçemeyiz. Geçimimizi bu işten sağlıyoruz” diye konuştu.
Sabah erken saatlerden itibaren akşama kadar hayvanların bakımlarıyla uğraştıklarını ifade eden Celal Beşli ise "Mera sorunumuz var. Bakanlığımızdan bu konuda yardım istiyoruz. Belli bir arazinin bize tahsis edilmesini istiyorum. Yaylalarımız belli süreden sonra bizi kabul etmiyor biz de onca sürüyü erkenden yayladan indirmek istemiyoruz. Bu konuda bakanlıktan vardım talebinde bulunuyoruz” ifadelerini kullandı.