Tacettin DURMUŞ
Doğu Anadolu Bölgesi'nden Bingöl ve Erzincan dağlarından doğup, Ardahan’da Kura Nehri ile birleşerek Hazar Denizi’de dökülen Aras Nehri’nin, ülkemizden geçen 548 kilometresi yılın dört mevsimi coşkun bir şekilde akışını sürdürüyor.
Geçtiği güzergahları sulayan Aras Nehri, üzerinde kurulan onlarca baraj ve HES’ler ile ülkemizin enerji ihtiyacını karşıladığı gibi, tarım alanlarına da can katıyor. Balıkçılıkta yapılan Aras Nehri yakınından geçtiği köylerin sulama ihtiyacını karşılıyor. Aynı zamanda Türkiye ile komşu ülkelerin bazı bölümlerinin sınırlarını da çizen Aras Nehri; Erzurum, Kars ve Ardahan illeri ile ilçe ve köylerinde tarlaları, çayırları ve otlakları suluyor. Kars’ın Digor ilçesine bağlı Aşağıbaşköy köyüne de hayat veren Aras Nehri’nin güzergahında DSİ marifeti açılan kanallar, yılda 2 veya 3 kez hasat yapılmasını sağlıyor.
Köyde yaşamını tarım ve hayvancılıkla sağlayan Mücahit Aydın da çayırlarını ve tarlalarını Aras’ın suyu ile suluyor. DSİ’nin yıllar önce açtığı su kanallarını düzenli olarak tarla ve çayırlarına bağlayan Mücahit Aydın, köylerinde tarım yapmanın yoğun uğraş gerektirdiğini söyledi. Aras Nehri boylarının aynı zamanda sayısız sürüngen ve kuş türüne ev sahipliği yaptığını da söyleyen Mücahit Aydın, “Aras Nehri yılın her günü bu şekilde akar. Bazı yıllar büyük taşkınlar da oluşur. Bizler de Aras’ın suyundan DSİ tarafından açılan kanalları kullanarak çayırlarımızı, tarlalarımızı ve meyve ağaçlarımızı suluyoruz. Köyümüzde özellikle kayısı, elma, şeftali, vişne, dut ve armut gibi meyveler yetişir. Köyümüz ve çevresinde sayısız hayvanda yaşar. Bölgede en çok korktuğumuz hayvanlar yılan ve akreplerdir. Sivrisinekler ise günlük yaşamımızı felç eder. Ayrıca sayısız göçmen kuş türü buradaki sazlıklarda yaşar. Aras Nehri bölgemize hayat verir ve aynı zamanda da yoğun emek ister.” Dedi.