3 Mayıs’ın, Türk milliyetçiliğinin varlık iradesini ortaya koyuşunun tarihi bir not olduğunu belirten Başkan Adıgüzel, mesajında şunları dile getirdi; “10 asırdan fazla bir süre İslam’ın sancaktarlığını yapmış bir milletin ferdi olmaktan onur ve gurur duyduğunu vurgulayarak, Türk; bir ırkın, bir etnik kökenin adı değil, ağırlıklı olarak Orta Asya, Anadolu, Balkanlar ve Ortadoğu’da yaşayan, İslam ile şereflenmiş zulme ve haksızlığa başkaldıran büyük bir milletin adıdır. Tarihten bugüne Millet olarak başımız dik, alnımız ak bir şekilde kendi varlığımızı kutsal vatanımızın varlığı uğruna düşünmeden feda ettik. Milliyetçilik, aziz milletimizin dünyada hak ettiği yere gelmesi için çalışmak, üretmektir. Milli bekamız ve bağımsızlığımız tartışılmaz koşuldur.
3 Mayıs 1944, Türk milliyetçiliğinin inanmış ve adanmış gerçek dava adamlarının elinde yarına ışık tutacak bir meşale misali, Türklük bilincinin tarihi bir abidesi olarak tarihe mal olmuştur. 3 Mayıs ruhunun tüm yüreklerde bütün heyecanı ve samimiyetiyle yaşanması en büyük dileğimizdir.
3 Mayıs; Türk Milliyetçilerinin,
Türk Milletinin varlık davası için çektikleri ızdırabın, elemin, gözyaşının ifadesidir.
3 Mayıs bir bayram değildir, milli şuurun ayaklanmasıdır.
3 Mayıs Ruhu Ebediyen Yaşayacaktır...
Kutlu olsun!
Başta Hüseyin Nihal Atsız ve Başbuğ Alparslan Türkeş Bey olmak üzere, 3 Mayıs 1944’ün bütün kahramanlarını sevgi, saygı, şükran ve duayla yad ediyorum.