Kocasının katlettiği kadın dualarla defnedildi

Kocasının katlettiği kadın dualarla defnedildi

Çanakkale’de, boşanmak üzere olduğu eşi tarafından bıçaklanarak öldürülen Fatma Kökoğlu (44), bugün düzenlenen cenaze törenin ardından toprağa verildi. Talihsiz kadının annesi, kızı ve gelini zaman zaman sinir krizi geçirdi.

Çanakkale merkeze bağlı Kurşunlu köyünde ikamet eden iki çocuk annesi Fatma Kökoğlu, kızıyla birlikte çalıştığı fabrikanın gece mesaisinden çıkmıştı. Anne kız birlikte fabrikanın işçi servisine binerek annesinin evine gittiler. Bu sırada sokakta gizlenen eşi Aydın Kökoğlu, anne Fatma Kökoğlu ile 19 yaşındaki kızı Duygu Kökoğlu'nun önünü kesti. Bir süre sözlü tartışma yaşayan ikiliyi sakinleştirmeye çalışan genç kızın çabaları sonuç vermedi. Gözü dönen boşanma aşamasındaki cani eş belinden çıkardığı bıçakla Fatma Kökoğlu'nu hem kalbinden hem de karnından bıçakladı. Genç kız korkuyla anneannesinin evine giderken, katil koca olay yerinden kaçtı.

Tüm müdahalelere rağmen kurtarılmadı

Olayı gören çevredekiler durumu 112 Acil Servis ve jandarma ekiplerine bildirdi. Kısa sürede gelen sağlık ekipleri Fatma Kökoğlu'nu ambulansla Mehmet Akif Ersoy Çanakkale Devlet Hastanesi'ne götürdü. Burada yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayan talihsiz kadının cenazesi otopsi için Bursa Adli Tıp Kurumu'na gönderildi.

Köy mezarlığına defnedildi

Bursa Adli Tıp Kurumu'nda işlemleri tamamlanan talihsiz kadının cenazesi, bugün yaşadığı Çanakkale'nin merkeze bağlı Kurşunlu köyüne getirildi. Burada anne evinin önüne getirilen Fatma Kökoğlu'nun cenazesi Kurşunlu Köyü Mezarlığına defnedildi.

“Seni babanın yayına emanet ediyorum yavrum”

Cenaze töreninde kızı Duygu, oğlu Uğur Kökoğlu ve annesi Gülşen Elitok, zaman zaman sinir krizi geçirdi. Cenaze aracının ardından feryat eden anne Elitok, “ Seni babanın yanına emanet ediyorum. Bu akşam sarıl, benden de selam söyle yavrum” dedi.

“Biz yetim büyüdük”

Katledilen Fatma Kökoğlu'nun öz kardeşi Fatih Balkan, “Görüyorsunuz olmaması gereken şeyler. Allah'ın verdiği canı, caninin bir gelip, alıyor. Olması gereken bu mu. İnsan gibi konuş, anlaş, ayrıl. Yazık günah bak iki tane yetim bıraktı arkasında. Hem anadan, hem babadan mahrum kaldı çocuklar. Ben ablasız kaldım. Biz yetim büyüdük onunla. Yüzü gülmedi. Benim yüzüm gülmedi. İnşallah cezasını bulacaktır. Kardeşi olarak acımızın azalması için hak ettiği cezayı almasını istiyorum. Elimden geleni yapacağım, bu işin peşini bırakmayacağım. Allah nasip ederse davaları her şeyi takip edip, hak ettiği cezayı aldıracağım. Arkamızda zaten devletimiz var. Aradılar, destekte oluyorlar. Avukat tahsis edeceklerini söylediler. Allah bin kere razı olsun. Bunlar sıkıntılı bir evlilik geçirdi. Bir iki defa normalinde kanunen ayrıldılar. Çocuklar için tekrardan barıştılar. Ablam çok mücadele etti. Ama öbürü her seferinde uslanmaz, alkolik, bir şekilde eziyet, çile çektirmek için tehdit etti. Ben burada olmuş olsaydım, görevlendirmem çıktığı için Gökçeada'ya gitmiştim. Gitmeseydim burada ablama sahip çıkıyordum. Yapamazdı, yapamıyordu zaten benim gidişimi fırsat bildi. İnşallah yaradanım ona hak ettiği cezayı aldıracak. Başka türlü yükümüz hafiflemeyecek. Olay anında kızı da yanındaydı. Kızını da bıçaklayacakmış ama kızı zor kaçmış. Garibim komşunun evine sığınmış. Ablam olduğu yerde can veriyor. Mustafa abimi öz kardeşim gibi severim. Koşmuş ama yetişememiş” dedi.

“Azrail gibi başucunda dikiliyordu”

Üvey abisi Mustafa Elitok, “Duygunun bağırtısına koştum. Zaten balkonda onların gelmesini bekliyordum. Bir haftadır kendisini göremiyorduk. Ben sabah 7'de çıkıyorum işe, akşam 8'de geliyorum. Onlar 6'da gidiyorlar. Gece 2.5'ta geliyorlar. Göremiyorum, yetişemiyorum. Hadi dedim içime doğdu, bir sıkıntı vardı. Bekleyeyim dedim. 2.30'a kadar balkonda oturdum. Çay ve sigara içtim. Eşim yatmıyor musun dedi. Yarın Pazar yatmayacağım, ben duyguyu bekleyeceğim, göreceğim dedim. Kızının bağırtısına koştum. İki tane köpek havladı. Dedim herhalde köpekler saldırdı. Fırladım koştum. Yanına vardım. Başucunda elinde bıçakla bekliyordu. Azrail gibi başucunda dikiliyordu. Gelme lan senide öldürürüm dedi. Allah belanı versin, Aydın sen ne yaptın dedim” diye konuştu.

“Bu akşam burası kan gölüne dönecek”

Cani koca Aydın Kökoğlu'nun ‘Bu akşam burası kan gölüne dönecek' dediğini de söyleyen Elitop, “Bu akşam burası kan gölüne dönecek, hepinizin canını alacağım dedi. Buraya asfalta hepinizi sereceğim dedi. Ben kafasına vurmak için yerden bir şeyler aradım. O sırada kaçtı. Hemen ben polisi, jandarmayı, sağlık ekiplerini aradım. Hepsine bilgi verdim. Çanakkale'ye kaçarsa, mezarlığın orada yakalansın dedim. Jandarma gelirken, Dörtyol'da önüne geçip, jandarmanın sizin aradığınız kişi benim hiç gitmeyin, ben yaptım demiş. İnşallah bu konuya Adalet Bakanımızda bir el atar. Yani bu kadın cinayeti artık bitsin” şeklinde konuştu.
Acılı oğlu Uğur Kökoğlu ise “Benim söyleyecek bir şeyim yok. Ben sözün bittiği yerdeyim. Allah hayırlısı neyse onu versin” diyerek üzüntüsünü dile getirdi.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yerel Haberler