Kars'ta Yaşatılan Asırlık Gelenek Çoban Bayramı
Çeşitli renklerle boyanan koçların, boyun ve boynuzlarına takılan bereket sembolü yiyeceklerden elma, nar ve şekerlemelerle sürüye katılmaları geleneği, Kars'ta asırlardır "çoban bayramı" olarak kutlanıyor.
Kağızman ilçesine bağlı Akyayla köyünde besicilikle uğraşanlar, asırlardır her yılın eylül ayında çoban bayramı geleneğini yaşatıyor.
Hayvan yavrularının kışın soğuğa ve açlığa dayanıksız oluşması nedeniyle yavrulama zamanlarının denetim altına alınması amacıyla mayısta sürülerden ayrılan koçlar, sonbaharın ilk ayında bayram havasında süslenerek sürüye dahil ediliyor.
- Koçlar süsleniyor
Yöre halkı, çeşitli renklere boyayıp süsledikleri koçları, boyun ve boynuzlarına bereket sembolü yiyeceklerden elma, nar ve şekerlemelerini takarak sürüyle buluşturuyor.
Yaylaya gelenlere çikolata ikram ederek kolonya tutan çobanlara da sürü sahipleri çeşitli hediyeler takdim ediyor. Köylüler daha sonra çoban ve katılımcılara geleneksel helva, hoşaf ve bulgur pilavı ikram ediyor.
Sürü sahiplerinden Şah İsmail Altay, dedelerinden gelen hayvancılık kültürünü devam ettirdiklerini söyledi.
Koçların hazırlığına günler öncesinden başladıklarını anlatan Altay, şunları kaydetti:
"Koç katımında koçlarımızı güzel bir şekilde süslüyoruz, boyun ve boynuzlarına elma takıyoruz. Amacımız, geleneği sürdürmek ve iyi bir verim almak. Asırlardır bu gelenek yaşatıldı biz de kaybolmaması için çalışıyoruz. Gençlerimiz göreneği görsün istiyoruz çünkü gelenek ve göreneğini kaybeden, kendini de kaybeder. Koçları mayıs ayında ayırıyoruz, eylülde de koç katımını gerçekleştiriyoruz."
- "Asırlık geleneği gelecek nesillere aktarıyoruz"
Koçları süsleyen Ahmet Altay ise sprey boyayla boyadıkları koçlara, kurdele ve nazar boncuğu taktığını dile getirdi.
Koçların boyun ve boynuzlarına meyve taktıklarını aktaran Altay, "Asırlardır gelen geleneği, babadan öğrenerek gelecek nesillere aktarıyoruz. Örf ve adetlerimiz bitmedi, onları yaşatıyoruz. İşimizi sevdiğimiz için gelenek ve görenekleri yaşatmak daha da güzel oluyor. Koçlarımızın hazırlığını 2-3 gün öncesinden yapmaya başlıyoruz. İşinizi severek yaparsanız daha güzel olur. Hayvanla bağınızı koparmayacaksınız, onunla ilgileneceksiniz, seveceksiniz, o zaman işiniz daha zevkli hale gelir." diye konuştu.
Başçoban Selahattin Yılmaz da koçları mayıs ayında sürüden ayırdıklarını belirterek, "Çobanlık çok zahmetli bir iştir, sevmeden yapılmaz. Biz de işimizi severek yapıyoruz. Bugün bizim bayramımız, koç katımı çobanların bayramı oluyor. Hediyeler geliyor, süslemeler yapılıyor. Atadan, dededen gelen geleneği bize aktarmışlar, biz de sonraki nesle aktaracağız." ifadelerini kullandı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.