AV. ERKAN KARAGÖZ, 12 HAVARİLER KİLİSESİNİN BİTİŞİĞİNDE YOK EDİLEN İNSAN KEMİKLERİ İÇİN SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDU

Turgut KAYA / KARS (LİDER HABER AJANSI)

Araştırmacı, Yazar ve Avukat Erkan Karagöz, Kars’ta Evliya Cami, 12 Havariler Kilisesi ve Ebul Hasan Harakani Külliyesi çevresinde yapılmakta olan çevre düzenlemesi nedeniyle yok edilen, geçmişi 1000 yıl öncesine dayanan insan kemikleri nedeniyle yetkililer hakkında suç duyurusunda bulundu.

Karagöz, suç duyurusunda bulunduğu kurumların, “Kars Valiliği, Vakıflar İl ve Bölge müdürlükleri, Kars İl Koruma Kurulu Başkanlığı, Erzurum Bölge Koruma Kurulu Başkanlığı, KARTAB (Kültür Turizm ve Altyapı Hizmet Götürme Birliği Başkanlığı ve diğer ilgililer” olduğunu belirtti.

Karagöz, Kars'ın tarihsel dokusuna yönelik bu açık saldırıya karşı, Karslı aydınları, kültür kuruluşlarını, sendikaları, STK’ları, odaları ve özellikle de Mimarlar Odası yetkililerini, alışkanlık haline gelmeye başlayan bu yasadışı müdahalelerin önüne geçmek için yasal yollara başvurmaya ve gerekli duyarlılığı göstermeye çağırdı.

Av. Erkan Karagöz, Kars Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmek üzere, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına bulunduğu suç duyurusunda: “2863 No’lu Kültür Ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’na aykırı hareket etmek ve tarihi yapıların Korunma Alanlarına başka yapılar ve amaçlar doğrultusunda müdahale ederek zarar verilmesine neden olarak. Pafta 30 ada 74 parsel 5’te yer alan 1000 yıllık 12 Havariler Kilisesi’ni beş metre yakınına kadar oyarak yapılan hafriyat ve yaptırılan eklenti ile bu tarihi anıt-yapının KORUNMA alanına tecavüz edilmesine neden olmak gerekçesiyle. Kars Valiliği, Vakıflar İl ve Bölge müdürlükleri, Kars İl Koruma Kurulu Başkanlığı, Erzurum Bölge Koruma Kurulu Başkanlığı, KARTAB (Kültür Turizm Ve Altyapı Hizmet Götürme Birliği Başkanlığı ve diğer ilgililer hakkında 24.3.2016 tarihinde İstanbul Cumhuriyet başsavcılığınca Kars Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmek üzere şikayette bulunulmuştur.” Şeklinde ifadeler kullandı.

UNESCO’YU VE KÜLTÜR BAKANLIĞINI GÖREVE ÇAĞIRDI

Öte yandan Araştırmacı, Yazar ve Avukat Erkan Karagöz, konu ile ilgili olara geçtiğimiz günlerde yaptığı yazılı basın açıklamasında: “Kars’ta 1000 yıllık 12 Havariler kilisesinin bahçesine dozer sokan kafa, önce tarihi yapının güney tarafındaki toprakları kazıyarak dibine tuvalet yaptırdı. Bu da yetmedi, bahçenin toprağını hallaç pamuğu gibi atarak, insan kemiklerini etrafa saçtı, saçmaya da devam ediyor.

HANGİ YETKİLİ, HANGİ CÜRETLE BU KAZIYI YAPTIRDI? BİLMİYORUM!

Bu kazı, bin yıldır ayakta duran bu muhteşem tarihi yapının varlığını tehlikeye sokan bir kazıdır. Bu bir uygarlık, insanlık suçudur! Buradan söylüyor ve ihbar ediyorum: Önümüzdeki yıllarda bu yapının duvarları çatırdamaya, çatlamaya, çökmeye başlarsa, bilin ki bunun tek ama tek suçlusu, buraya tuvalet yaptırmayı marifet bilen yöneticilerdir. Şubat ayında geldiğim Kars’ta, bu anıt-yapının bahçesinde, bahçeden çıkarılan hafriyatın olduğu gibi durduğunu gördüm. Yüzeyden yaptığım gözlemde, toprak yığının içinde birçok insan kemiğine rastladım. Bu gün öğreniyorum ki, İş Makineleri yeniden faaliyete geçirilmiş, toprak alt-üst edilmiş, onlarca -yüzlerce kol-bacak kemikleri ve kafatası parçaları etrafa saçılmıştır.

Mezarı da, türbesi de burada olmayan, İran’ da Harakan köyünde yatan Hasan Harakani adına din merkezli sanal turizm peşinde koşanlar, Harakani camisinin önüne tuvalet yaptırmak uğruna, belki bin yıl önce yaşamını yitirmiş insanların, belki de din adamlarının mezarlarını dağıtmakta, toprağın koynunda yüzlerce yıldır yatan kemiklerini pervasızca etrafa saçmakta beis görmüyorlar.

Çıkan kemiklerin, yüzeye çok yakın olması nedeniyle, 1828-1855 -1877 yıllarında, buraları için kanlarını döken, canlarını veren bu toprağın insanlarının kemikleri olma ihtimali de yüksektir. Her ne olursa olsun; bu korkunç tabloyu görmezden gelenlerin, kendi insanlarının anısına bile saygı duymadığı açıktır.

Buradan, bu işlere baktığını düşündüğüm, Kültür Bakanlığı ve UNESCO yetkililerine çağrıda bulunuyorum: Bir Dünya mirası olan 12 Havariler kilisesinin temellerine dinamit koymakla eş değer bu uygulamaya dur demesini, bu çalışmaların bir an evvel durdurularak, yetkililerin ve sorumluların bu insanlık ayıbı manzarayı ortadan kaldırmak adına; çıkan kemikleri adam gibi, usulüne uygun bir biçimde ve insan onuruna yakışır bir biçimde toplayıp bir kardeş mezarına defnetmesi için gereken uyarılarda bulunmasını istiyorum.

Yine aynı şekilde, tarihi yapının bahçesine beş-altı metre tecavüz edilerek ve üç -üç buçuk metre kazarak yapılan tuvaletlerin yıktırılmasını ve muhtemelen, çok geçmeden çatlamaya başlayacak olan yapının duvarlarında meydana gelecek olan tahribatın önlenmesi için gerekli önlemlerin alınması için gerekli talimatların verilmesini gerektiğini hatırlatıyorum. “