Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatının ardından, üzerinde çalışılmaya başlanan avukatlık kanun taslağında, Türkiye Barolar Birliğinin seçim sistemiyle ilgili önemli değişiklikler yer alıyor. Buna göre büyükşehir ve illerde belirlenen kriter ve üye sayılarını tamamlayanların, alternatif baro kurması planlanıyor. Kriterlere uygun olan şehirlerde birden fazla barolar olabilecek. Örneğin, Ceza, Ticaret veya Aile Hukukçuları Barosu gibi çeşitli barolar kurulabilecek. Yapılacak düzenlemeyle bu baroların da TBB'ye delege vermesi sağlanacak. Böylelikle alternatif barolarla, delege sayısı fazla olan İstanbul, Ankara ve İzmir'in delege sayısının düşürülerek, TBB'de bir dengenin sağlanması hedefleniyor.

DELEGE SAYISINDA DÜZENLEME
Ayrıca düzenlemeyle, nispi seçim sistemine gidilecek olan Türkiye Barolar Birliğinde Ankara, İstanbul ve İzmir gibi üyesi fazla olan yerlerin delege sayısının düşürülerek, diğer il baroların temsiliyetinin artırılmasının hedeflendiği öğrenildi. Buna göre artık avukat sayısı 100'den fazla olan barolar, 100'den sonra her 300 üye için bir delege seçemeyecek. Yeni düzenlemeyle, 100'den sonra her 1.000 üye için birer delege seçilecek. TBB'nin 477 delegesinin 137'si İstanbul, 53'ü Ankara, 30'u da İzmir'den oluşuyor. Yeni düzenlemeyle, İstanbul'un TBB'deki delege sayısının 30'lara kadar düşeceği ifade ediliyor.

SARI: BÖYLE DEVAM EDEMEZDİ
Ekim ayına kadar tamamlanması planlanan düzenlemeyle ilgili derneklerin görüşleri de alınıyor. Türkiye Adalet Araştırmaları Merkezi Başkanı (TÜRKAD) Dr. Mehmet Sarı “Artık barolar, mensubu bulunan avukatlarının tamamının duygu ve düşüncelerini dile getirmeyi, hukuku ve mesleki ilkeleri ön planda tutmayı bir kenara bırakmış, bunun yerine doğrudan doğruya millet iradesiyle vücut bulunan seçilmişlere yönelik bir had bildirme siyasetine soyunmuşlardır. Bu sürecin bu şekilde devam edemeyeceği aşikârdır” dedi.

ÖNEMLİ KRİTER ÇOĞULCULUKTUR
AK Parti Hukuk İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı, baroların seçim sisteminde yapılacak düzenlemeyle ilgili konuştu. Yazıcı: Baroların, tabip odalarının yönetim kurulları 'çoğunluk' esasına göre değil, 'nispi esasa' göre belirlenmeli. Demokrasinin herkes tarafından kabul görmüş en önemli kriterleri katılımcılık ve çoğulculuktur. Çoğunlukçuluk değil. Odaların oluşumuna ilişkin önereceğimiz düzenleme metodu, demokrasinin katılımcılık ve çoğulculuk ilkelerine uygundur, bu ilkelerin gereğidir. Bazı CHP'li isimlerin darbe iması yapan konuşmalarıyla ilgili ise Yazıcı "Hiçbir demokratik ülkede, hiçbir parti darbeyi ima edecek sözlü söylem, yaklaşım içerisinde olamaz” dedi.