Mahkeme kararına rağmen eski eşleri tarafından çocukları gösterilmediği için evlatlarını icra yoluyla haczeden babalar, korona virüs salgını sürecinde bu kez de “görüntülü konuşma” engeline takıldı. Pandemi nedeniyle icra müdürlükleri kapalı olunca, çocuklarıyla en azından görüntülü konuşmak isteyen birçok baba, mahkeme kararlarına karşın bunu başaramıyor.
Korona virüs salgını, dünya üzerindeki tüm insanları ve sektörleri etkilerken, ‘icracı mağdur babalar' da pandemiden nasibini aldı. Eşlerinden boşanmış, çocuklarıyla belli zaman dilimlerinde mahkeme kararıyla görüşme hakları bulunan birçok baba, eski eşlerinin çocuklarını göstermemeleri nedeniyle icra müdürlüklerinin yolunu tutup evlatlarını haczediyordu. Ancak pandemi nedeniyle insanlar evlerine çekildi, icra müdürlükleri kapatıldı, sokağa çıkma kısıtlamaları başladı. Hal böyle olunca çocuklarını en azından görüntülü konuşma yaparak görmek isteyen “mağdur babalar” soluğu mahkemelerde aldı. Bazı babalar mahkeme kararlarını umutla beklerken, bazı babalar mahkeme kararına rağmen çocuklarıyla görüntülü görüşme yapamıyor. Oğlunu 6 yıldır icra yoluyla görebilen, görüntülü konuşma için mahkeme kararını bekleyen Babasız Bırakılan Çocuklar, Çocuksuz Babalar Derneği Başkan Yardımcısı Hüsnü Kutluay, “Evcil hayvanlar bile haczedilmezken, biz kendi çocuklarımızı icra ile görmek durumunda kalıyorduk. Pandemi döneminde icrayı dahi arar olduk. Ne görüntülü görüşebiliyoruz, ne mahkeme kararlarına rağmen çocuklarımızı görebiliyoruz. Hakkımız var ama bu hakkımız teslim edilmiyor. Biz icrayı bile arar duruma düştük” dedi.

Görüntülü görüşmek için mahkemeye başvurdu
2014 yılından bu yana 11 yaşındaki oğlu K. Kutluay ile ancak icra yoluyla görüşebildiğini belirten Kutluay, “Eski eşim, oğlumla iletişim kurmam için icradan başka yol bırakmadı. Korona virüs salgını nedeniyle icra müdürlüklerinin kapatılmasıyla birlikte bu imkan da ortadan kalktı. Çocuğunu düşünen her ebeveyn gibi ben de bu salgın döneminde oğlumu riske atacak herhangi bir yaklaşımda bulunmak istemem. Bu sebeple aramızdaki özlemi gidermek için teknolojik imkanları kullanarak görüntülü görüşme yapmak istedim. Derneğimize üye olan çok sayıda kişi de aynı mağduriyeti yaşıyor. Bu taleplerimiz, karşı taraftan olumlu cevaplanmayınca mahkemeye başvurmak durumunda kaldık. Mahkemeden, görüntülü görüşme için karar aldırmamız gerekti. Mahkeme başvurum üzerine verdiği ara kararda, karşı tarafa tebliğ edip oradan alacağı cevap üzerine bir değerlendirmede bulunacağını belirtti. Bu talep en temel haktır, iletişim özgürlüğüdür. Bunun için karşı tarafa görüş sormak anlamsız geliyor. Karara itiraz ettim ancak duruşmada değerlendirileceği belirtildi. Zaman geçiyor. Hangi duruşmada karar verilecek, o zamana kadar pandemi bitecek mi, dolayısıyla bu talebin anlamı kalacak mı belirsiz” diye konuştu.

“İcrayı bile arar duruma düştük”
Bu süre zarfından oğluyla yalnızca bir kere çok kısa süreli görüntülü görüşme yapabildiğini, daha sonraki aramalarında çocuğuna ulaşamadığını kaydeden Kutluay, sözlerini şöyle sürdürdü: “Mahkeme kararını beklerken belki görüşebilirim umuduyla oğlumu aradım, mesaj attım ama telefonlar açılmıyor. Ben zaten normal görüşme günlerinde de sıkıntı yaşayan bir babayım. Şu anda görüntülü aradığımda açılmıyor, attığım mesaja cevap alamıyorum. Pandemi döneminde İçişleri Bakanlığının açıklamaları doğrultusunda mahkeme kararını gösteren ebeveynlerin çocukla iletişim kurabileceğine ilişkin genelge var. Eline mahkeme kağıdını alıp çocuklarını hiç olmazsa kapıda görmek isteyen babalar, engellerle karşılaştı. Örneğin İstanbul'dan Yalova'ya giden bir arkadaşımız çocuğunu göremeden geri döndü. Hal böyle olunca bize de yapacak bir şey kalmıyor. Evcil hayvanlar bile haczedilmezken, biz kendi çocuklarımızı icra ile görmek durumunda kalıyorduk. Pandemi döneminde icrayı dahi arar olduk. Ne görüntülü görüşebiliyoruz, ne mahkeme kararlarına rağmen çocuklarımızı görebiliyoruz. Hakkımız var ama bu hakkımız teslim edilmiyor. Biz icrayı bile arar duruma düştük.”

Görüntülü konuşma kararına rağmen görüşemiyor
Eskişehir'de yaşayan ve kendinden habersiz başka bir şehre taşındıkları için oğulları 6 yaşındaki Ö. Özkan ve 3 yaşındaki A. Özkan ile görüşemediğini belirten Mehmet Özkan da, “26 Nisan 2019'da eski eşimle anlaşmalı bir şekilde boşandık. İki çocuk babasıyım. Eski eşim benden habersiz çocuklarımı alıp Mersin'e taşındı ve adreslerini bilmiyorum. 78 gündür çocuklarımı göremiyorum. Hangi şartlar altında yaşadıklarını bilemiyorum. Pandemi sürecinde çocuklarımın sağlık durumundan haberdar değilim. Çocuklarımdan uzaktayım, onları göremiyorum. Velayetin değiştirilmesi için dava açtım, çocuklarımla görüşme talep ettiğimi bildirdim. Mahkeme, seyahat ve sokağa çıkma kısıtlaması olması nedeniyle haftanın iki günü görüntülü konuşma kararı aldı. Buna rağmen eski eşim çocuklarımla beni görüştürmüyor. ‘Telefonum bozuk, internetim yok' gibi bahaneler üretiyor. Adresi vermesi halinde internet bağlatıp telefon alabileceğimi söylememe rağmen adresini bana vermedi. Sesli olarak görüşme talep edip mahkeme kararı olduğunu söyledim. Şimdiye dek çocuklarımdan sadece en büyüğüyle sesli olarak görüşebildim. Küçük oğlumla ise hala görüşemedim” ifadelerini kullandı.