Dede Korkut kimdir UNESCO Kültür Mirası Temsili Listesine girdi
Türk dünyasının ortak mirası Dede Korkut, UNESCO Dünya Somut Olmayan Kültür Mirası Temsili Listesi’ne oy birliğiyle kabul edildi.
Peki Dede Korkut kimdir? Dede Korkut destanlarının Türkler için önemi ne? İşte Türk dünyasının 'bilge atası' Dede Korkut'a dair merak edilenler...
“Dede Qorqud/ Korkyt Ata/ Dede Korkut Mirası: Destan, Masal ve Müzik” çok uluslu dosyası olarak geçtiğimiz yıl mart ayında UNESCO’ya gönderilen Türkiye'nin kültür mirası temsili listesine 17’nci unsur olarak bugün itibariyle dahil edildi. Morityus Cumhuriyeti’nin başkenti Port Louis’de gerçekleştirilen UNESCO Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması 13. Hükümetlerarası Komite Toplantısı’nda temsili listeye alınan Türk destanı artık insanlığın somut olmayan kültürel mirası oldu.
Türkiye bu kararla temsili listeye en çok unsur kaydettiren ilk 5 ülke arasındaki yerini de korudu. Peki Dede Korkut kimdir? Dede Korkut'un Türk dünyası için önemi ne?
DEDE KORKUT KİMDİR? Türk dünyasının 'bilge atası' Dede Korkut, Oğuzların Kayı ve Bayat boylarından gelmektedir. 570-632 yılları arasında Hazreti Muhammed döneminde yaşadığı rivayet edilen Dede Korkut, tüm Türk kavimlerinin atasıdır ve dahisidir. Türk destanlarında ve halk hikayelerinde, Dede Korkut adına ve onun mucizevi sözlerine rastlamak her zaman mümkündür.
Dede Korkut, bütün dünyada Türklüğün en önemli simgelerinden biridir. Dede Korkut hikayelerinde destan özellikli pek çok halk kahramanının mücadeleleri anlatılır. Bu hikayelerde güzel ve hikmetli sözler, Türklerin tarihine ait rivayetler, han ve beyler hakkında methiyeler, Türk töresine ait pek çok konular işlenerek, iyiye övgü, kötüye eleştiri vardır. Her öykünün sonunda kopuzuyla ortaya çıkan Dede Korkut, Oğuz beylerine, boylarına dualar okur, şiirler ve bilgece sözler söyler. Bu hikayelerde, Türk boylarının savaşları, barışları, aile ve eğitim yapısı, üstün ahlakı ve karakter sağlamlığı da vurgulanır.
Asıl adı Kitab-ı Dede Korkut Ala Lisan-ı Taife-i Oğuzhan (Oğuzların Diliyle Dede Korkut Kitabı) olan ve Arapça yazılmış 12 destansı hikayenin yer aldığı esas nüsha Almanya'da Dresten Kütüphanesi'nde, 6 hikayelik ikinci nüsha ise Vatikan Kütüphanesi'ndedir.
Adı, tarihî kaynaklarda ve çeşitli Oğuz rivayetlerinde kimi zaman sadece “Korkut”, kimi zaman “Korkut Ata” olarak geçer; Batı Türkçesinde “Dede Korkut” olarak da anılır. Sirderya havzasında tespit edilmiş halk anlatıları onu bir baksı (Şaman) olarak tanıtırken yazılı kaynaklarda hükümdarlara vezirlik, müşavirlik yapmış bir Müslüman Türk velisi olarak tanıtılmıştır. Oğuzların İslâm’ı kabul edişlerinden önceki dönemlerin bir kâhini (kam, baksı) olduğu, İslâmlaşma sürecinde kültürel değişime paralel olarak bir evliya kimliğine büründüğü düşünülür.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.