COVID-19'un ardından 'Açlık Salgını'
Koronavirüse bağlı olarak dünya küresel bir açlığın eşiğinde... Daha çok Afrika’nın yoğunlukta olduğu 55 ülkede gıda krizinin derinleşeceği tahmin ediliyor. Rakamlar, 135 milyon kişinin kritik gıda güvensizliği yaşadığını ortaya çıkarıyor.
Yıl sonuna kadar bu halkaya 130 milyon kişinin daha ekleneceği öngörülüyor.
COVID-19 dünyanın gündeminde önemli bir yer işgal ediyor. Ancak başka bir acil durum türü olan gıda güvensizliği de tüm dünyada milyonlarca insanın hayatını tehdit ediyor.
FSIN (Gıda Güvenliği Bilgi Ağı) tarafından yayınlanan Gıda Krizleri Küresel Raporu (GRFC) 2020'de akut gıda güvensizliğine dikkat çekilerek “COVID-19'a bağlı olarak 2020'nin sonuna kadar, 265 milyondan fazla insanın küresel olarak açlık eşiğinde olabileceğini tahmin ediyoruz. Bu durum gıda güvensizliği için öngörülen kriz seviyesi neredeyse iki katı” denildi.
Birleşmiş Milletlere bağlı; Dünya Gıda Programı, UNICEF, UNHCR, OCHA, BM Gıda ve Tarım Örgütü ile AB ve ABD'den çeşitli örgütlerin de olduğu 16 ortak kuruluş tarafından desteklenen FSIN, dünyadaki 55 ülkede gıda krizinin yoğunlaşacağına dikkat çekti.
Daha şimdiden 135 milyon kişinin kritik gıda güvensizliği yaşadığı vurgulanan raporda, en iyi zamanlarda bile acil bir küresel sorun olan açlığın, COVID-19 salgını ile birlikte 130 milyon kişiyi daha etkileyeceği, salgınının devam eden etkisiyle birlikte 2020 yılı sonuna kadar toplam 265 milyon kişinin etkilemesinin kaçınılmaz olduğu belirtildi.
SAHRA ALTI GÖZALTINDA
Gıda güvensizliğinin en fazla etkileyeceği yer olarak ise Afrika diğer kıtalardan daha riskli bir durumda. Raporda analiz edilen nüfusun yarısından fazlası - 73 milyon kişi - Sahra altı Afrika'da bulunuyor. Eyaletler arası çatışmalar, iç şiddet, bölgesel / küresel istikrarsızlık veya siyasi krizler, mülteci akını, kuraklık ve seller, çekirge istilası, bölgesel salgın hastalıklar gibi birçok olumsuz şartları bünyesinde barındıran bölge yeni bir krizle birlikte ciddi anlamda etkilenecek görünüyor.
Şu anda sadece Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nde 15 milyon kişi akut gıda güvensizliği yaşıyor. Ülkenin doğusunda yoğun bir silahlı çatışma yaşanıyor ve Mart 2020'den itibaren ülkede Ebola'nın yeniden yayıldığı yönünde raporlar mevcut...
Bu arada, Doğu Afrika'da, yeni nesil çekirgeler, milyonlarca insan için hayati önem taşıyan gıda kaynaklarını yok ederek, ekili arazileri yok ediyor. Hava şartları, bu trilyonlarca çekirge sürüsünü normalde haşere ile uğraşmaya alışık olmayan ülkelere itti. Sürülerin sadece birkaç ay içinde katlanarak büyüme potansiyeli var, bu nedenle bu 2020'de bölgede büyük sorunlar bekleniyor.
ORTA DOĞU VE ASYA RİSKLİ
Orta Doğu'da 43 milyon daha fazla insan benzer zorluklarla uğraşıyor. Yemen krizde 15,9 milyon (analiz edilen nüfusunun \%53'ü) ile dünyadaki en gıda güvensiz ülke konumunda. Üç yıllık iç savaşın bir sonucu olarak gıda güvensizliğinin neredeyse felaket düzeyinde olduğu tek ülke.
Bir diğer sorunlu bölge ise 11,3 milyon insanın kritik bir akut gıda güvensizliği durumunda bulunduğu Afganistan. Ocak-Mart 2020 arasında 138 binden fazla mülteci İran ve Pakistan'dan ülkeye döndü ve gıda kaynaklarını zorlamaya başladı.
Analiz edilen Pakistan nüfusunun yarısından fazlası (\%51), Asya'daki en yüksek akut gıda güvensizliği ile karşı karşıya. Bu rakamlar, ortalamanın altındaki muson yağmurları gibi aşırı hava şartları nedeniyle daha da kötüleşmiş durumda.
COVID-19 ekonomik şartları kötüleştirdiğinden, büyük insani yardım kuruluşlarında fon kesintilerine de yol açmaya başladı. Dünya Gıda Programı yöneticilerine göre 300 binden fazla insan ölebilir.
İran veya Filipinler gibi 16 ülke, yetersiz veri nedeniyle analize dâhil edilmemiş buralardaki tahminî veriler de iç açıcı görünmüyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.