Tutuklu sanıklardan eski üsteğmen Demir;

Bizleri figüran, kutsal üniformayı kostüm olarak kullandılar, iki cihanda hakkımı helal etmiyorum.

Kars'ın Sarıkamış ilçesinde, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine katıldığı gerekçesiyle, 15 Temmuz'da Sarıkamış 9. Komando Tugay Komutanlığına bağlı 1. Komando Tabur Komutanlığı Tabur Karargahında görevli 8'i tutuklu 22 kişinin yargılanmasına devam edildi.

Kars 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki davanın ilk duruşmasına, TSK ile ilişiği kesilen tutuklu sanıklar üsteğmenler Ümit Demir, Serdar Gürdamur, astsubaylar Özhan Bolat ve Mesut Özger, uzman çavuşlar Samet Bolatcı, Sebahattin Öztekin, Yasin Tekin ve sözleşmeli er İhsan Işık ile tutuksuz yargılanan 14 sözleşmeli er katıldı.

Adliye binasında daha önce konferans salonu olarak kullanılan 150 kişilik salonda görülen duruşmada, sanık avukatlar ve sanık yakınları da hazır bulundu.

Tutuklu sanıklardan eski üsteğmen Ümit Demir, savunmasında 15 Temmuz gecesinde Tabur Komutanı Gürhan Yener'in kendisini araması üzerine kışlaya gittiğini söyledi.

Kışlaya gittiğinde bölüğün hazır beklediğini anlatan Demir, "Teçhizatları kontrol ettim, tabur komutanı geldi yanına gittim. Komutanın yanına gittiğimde birkaç kişi vardı. Ben gittiğimde diğerleri dağılıyordu. Gürhan Yener, terör saldırısı olabileceğini ve önlem alınacağını söyledi. Tugay nizamiyesine gitmek üzere yola çıktık Tabur Komutanı Gürhan Yener land araç ile geldi, bana araca atla dedi ben de bindim daha sonra nizamiyeye gittik." beyanında bulundu.

Demir, bölüğünden kimsenin dışarı çıkmadığını savunarak, "Tugay nizamiyesinde önlem aldık Gelen personeli 3-4 time ayırdım. 'Terör saldırısı olabilir açıkta durmayın' diye uyarılarda bulundum. Bölüğü yerleştirdim, teçhizatı olmayanlar vardı onlara çelik kompozit giydirilmesini söyledim. Teçhizatı eksik olanları garaj bölgesine gönderdim. Tabur komutanı beni aradı, telaşlı bir sesle 'Kalabalık size doğru geliyor mu' diye sordu. Ben de nizamiyeden ayrıldığımı söyledim. Daha sonra Gürhan Yener'in emriyle geri çekildik. Halk slogan atarak geliyordu, herhangi bir münakaşaya girmedim. Toplantıdan bilgim yoktu, Gürhan Yener'in emriyle birliğimin başına geçtim. Vurun kırın emrini vermedim. Bizleri figüran, kutsal üniformayı kostüm olarak kullandılar, iki cihanda hakkımı helal etmiyorum." ifadesini kullandı. 

- "Komutanım sizi kandırıyorlar"

Tutuklu sanıklardan eski üsteğmen Serdar Gürdamur da alarım üzerine kışlaya gittiğini ifade ederek, "İçtima alanına geçtim, bölük hazırlanmak üzereydi. Arazide icra edilecek bir operasyon hazırlığı vardı. Üsteğmen Ümit geldi, bölüğün hazır olup olmadığını sordu, hazırlanmak üzere olduğunu söyledim. Mühimmat aldık, personele dağıtıldı. Tabur Komutanı geldi Ümit'i sordu ve komutanlar birlikte nizamiyeye gittiler. Kalabalık grubun slogan atarak yanımıza doğru geldiğini gördüm. Yaklaşan grup arasında tanıdığım esnaflar vardı ne olduğunu sordum, 'Komutanım sizi kandırıyorlar, Cumhurbaşkanı, Başbakan bizleri sokağa çağırdı, sizin haberiniz yok mu dediler' ben  onu duyduktan sonra geri çekildik." beyanında bulundu. 

-  "Vurun dersem vuracaksınız"

Tutuksuz sanıklardan sözleşmeli er Mustafa S, bölük komutanı Ümit Demir'in, tugayı korumak amacıyla kendilerini dışarı çıkarttığını belirtti. Mustafa S, sözlerine şöyle devam etti:

"Yürüyüş sırasında bölük komutanımız üsteğmen Ümit Demir bölüğe hitaben 'Vurun dersem vuracaksınız, alın dersem alacaksınız, emir komuta bende' dedi. Bölük olarak yürüyerek nizamiyeye geldik. Burada komutanımız bizi 4 gruba ayırdı. Komutanımız bizi görevlendirirken 'Sivil araç ve yaya geçisine izin vermeyeceksiniz, sadece askeri araçlar geçecek' dedi."

Mahkeme heyeti, diğer sanıkların savunmalarının alınması amacıyla duruşmayı yarına erteledi. 

KAYNAK AA