Hamdolsun az kaldı, 20 tane. Şu anda 2 bin 960. İnşallah bu akşama kadar o 3 bini aşar ve dağ taş demeden Mehmetçiğimiz ilerlemeye devam ediyor" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara Arena Spor Salonu'nda düzenlenen HAK-İŞ Dünya Kadın Günü programı öncesinde vatandaşlara seslendi. Erdoğan, “Selamlamadan içeri girmemizin yanlış olacağını düşünerek sizlere selam vereyim istedim. Siz her şeyden önce geleceğin, bizlerin varlık sebebisiniz ve sizler dünyanın geleceğini inşa, ihya edenlersiniz. Bizim inancımızda, medeniyetimizde bir bütünün iki parçası erkek ve kadın. Bu yürüyüşte, bu yolculukta inşa ve ihya hareketinde hanım kardeşlerimizin müstesna bir yerinin olduğunu bizim tarihimiz zaten kayıtlara düşmüş. Benim sizlerden bir ricam var. O da şudur; yıl 2018 ama önümüzde 2019 var. 2019’un önemini biliyoruz değil mi? Mart ayı ayrı bir önem, Kasım ayrı bir önem. Dünyaya bir mesaj vereceğiz Türkiye'den. Kadınlarımızla vereceğiz, erkeklerimizle vereceğiz. Dünya Türkiye’yi vatanıyla, milletiyle çok daha iyi tanıyacak” ifadelerini kullandı.

"İnşallah bu akşama kadar o 3 bini aşar"

“Şu son Afrin hadisesi, Afrin'deki gelişmeler hamdolsun bize bir şeyi gösterdi” diyen Erdoğan, “Bu millet güçlü bir millet. Bu millet vasıflı bir millet. Bu millet bir olunca, beraber olunca, iri olunca diri olunca, kardeş olunca neler yapabileceğini ortaya koyuyor. Az önce son rakamı aldım. Hamdolsun az kaldı, 20 tane. Şu anda 2 bin 960. İnşallah bu akşama kadar o 3 bini aşar ve dağ taş demeden Mehmetçiğimiz ilerlemeye devam ediyor. Nasıl ki Er Rai, Cerablus, El Bab, buradaki 2 bin kilometrekarelik alanı kontrolümüz altına aldıysak inşallah Afrin’de de 2 bin kilometrekarelik alanı kontrolümüz altına alacağız. Şu anda 720 kilometre kontrolümüz altında. Afrinli kardeşlerimiz istiyoruz ki bir an önce vatanlarına, evlerine dönsün. Nasıl Cerablus’ta döndüyseler, 140 bin kişi döndü.
Biz işgalci değiliz, bizde merhamet var. Biz merhamet dininin mensuplarıyız. Bizler mağdurların, mazlumların hep yanında olduk. Bizim ecdadımız da öyleydi. Hint Yarımadası'na ecdadımız kadırgalar gönderdi bir kişinin kurtuluşu için. Böyle bir evdadın torunlarından zulüm beklenir mi? Zalim Esed'in olduğu, terör devletinin başındaki Esed’in olduğu bir yere bizler o mazlumları kurtarmak için gidiyoruz. İnşallah kısa zamanda o da Allah’ın izniyle son bulacak. Biz seferle emrolunduk, zafer Allah’a aittir. Allah’ın izniyle Allah’ın yardımı yakındır, fetih yakındır. Şu anda o şehitlerimiz Allah’ın izniyle boşuna şehit olmadılar ama onların kanı yerde kalmadı, kalmayacak. Peygamberlere en yakın makam şehitlik makamıdır. Şehitler tepesi boş kalmayacak. Beraber o tepeye yürüdük, yürüyeceğiz” açıklamasında bulundu.

"Afrin'e beraber yürüyeceğiz ama şu anda ihtiyaç yok"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:

“Bu arada dost, düşman herkes ortaya çıkıyor. İyot gibi hepsi ortaya çıkıyorlar. Bunları tanıma imkanımız oldu. Bunları iyice tanıyoruz. Tanıyacağız ki yola öyle devam edelim. Afrin'e beraber yürüyeceğiz. Ama şu anda ihtiyaç yok. Olduğu anda beraber yürüyeceğiz. Millet hazır. Hiç endişeniz olmasın.”

Türkiye’nin artık bir ittifakın içinde olduğuna dikkat çeken Erdoğan, “İnşallah bu ittifakımızı sarsmak isteyenlere asla yüz vermeyeceğiz. Birileri bulandırmak isteyebilirler. Onlara da fırsat vermeyeceğiz. Şimdi kimler kimlerle ittifak kuruyor görüyorsunuz değil mi? Terör örgütünün mensuplarıyla şu anda ana muhalefet nasıl kol kol vermeye başladılar görüyorsunuz değil mi ? O bakımdan çok iyi oluyor. Şu anda bunlar her şeyleriyle ortaya çıkıyorlar. Ama onlar ne yaparlarsa yapsınlar şunu unutmayın, bir çuval çürük yumurtadan bir sağlam yumurta çıkmaz. Siz şu birliğinizi, beraberliğinizi devam ettirin, durmak yok yola devam” ifadelerini kullandı.
Erdoğan, konuşmasının devamında şunları kaydetti:

“En önemli saygımız analarımıza. Anne sevgisini iyi bilirim. Beyler. Akşam eve gittiğinizde analarınızın ayaklarının altını öpmeyi unutmayın. Hanımlar siz de analarınızın ayaklarının altını öpmeyi unutmayın. Anneler nazlıdır, çekerler öptürmezler. Onurludur, gururludur. Siz de diyeceksiniz ki, cennetin kokusunu bana çok mu görüyorsun, bırak öpeyim diyeceksin. Zira peygamberimiz ne buyuruyor. Cennet annelerin ayakları altındadır. Babaların demiyor annelerin ayaklarının altında. Siz mübareksiniz, güzelsiniz. Sizlerle biz varız. Elele verelim, bir olalım, beraber olalım iri olalım, hep birlikte Türkiye olalım.”